11 Nisan 2025 Cuma

İmmanuel Kant'ın Depremlere Yönelik Bilimsel İncelemeleri

Filozof Immanuel Kant (1724-1804), düşünce dünyasına yaptığı katkıların yanı sıra, doğa bilimleriyle de yakından ilgilenmiş ve özellikle 1755 Lizbon depreminin yol açtığı büyük yıkım üzerine bilimsel incelemelerde bulunmuştur. 

Kant, bu deprem ve diğer sismik olaylar hakkında yazdığı çeşitli makalelerde, dönemin hakim görüşlerinden ayrılarak doğalcı ve bilimsel açıklamalar getirmeye çalışmıştır.

Lizbon Depremi'nin Etkisi ve Kant'ın İlk Tepkileri:

1755 Lizbon depremi, Avrupa'da büyük bir şok etkisi yaratmış ve filozoflar ile bilim insanlarını bu olayın nedenleri üzerine düşünmeye sevk etmiştir.

Kant da bu depremle ilgili çıkan haberleri Königsberg'deki (bugünkü Kaliningrad) gözlemleriyle birleştirerek, olayın ardındaki doğal mekanizmaları anlamaya çalışmıştır.

Cambridge University Press tarafından yayınlanan "Kant's Natural Science" adlı eserde yer alan "History and natural description of the most noteworthy occurrences of the earthquake that struck a large part of the Earth at the end of the year 1755 (1756)" başlıklı bölümde Kant'ın bu ilk gözlemleri ve teorileri detaylı bir şekilde aktarılmaktadır.  

Kant'ın Deprem ve Volkanizma Teorisi:

Annals of Science dergisinde yayınlanan "Kant's theory of earthquakes and volcanic action" adlı makaleye göre, Kant sismik aktiviteyi açıklamak için özenle geliştirilmiş bir teori ortaya koymuştur.

Bu teori, Kant'ın bilimsel literatür okumalarına, Königsberg'e ulaşan Lizbon depremi raporlarına ve 1755 tarihli "Allgemeine Naturgeschichte" adlı eserinde sunulan yerkabuğunun kökenine dair genel teorisine dayanmaktadır.

Kant'ın teorisine göre:

Volkanik Faaliyetlerin Nedeni:

Kant, Fransız kimyacı Nicolas Lémery'yi takip ederek, volkanik faaliyetlerin yer altındaki sülfür ve demir kombinasyonundan kaynaklandığını düşünmüştür.

Bu maddelerin yeraltında birleşerek yanması sonucu oluşan basıncın volkanik patlamalara ve dolayısıyla depremlere yol açabileceğini öne sürmüştür.

Göksel Etkilerin Reddi:

Kant, depremlerin gök cisimlerinin çekim etkisiyle oluştuğu yönündeki yaygın inanışı reddetmiştir. Ona göre, depremler tamamen yeryüzüne ait doğal nedenlerden kaynaklanmaktaydı.

Coğrafi Faktörler:

Kant, depremlerin oluşumunda coğrafi özelliklerin de etkili olduğunu belirtmiştir.

Hangi bölgelerin depremlere daha yatkın olduğunu ve deprem dalgalarının hareket yönlerini teorik olarak açıklamaya çalışmıştır.

Doğalcı Açıklama Arayışı:

CEEOL'da yayınlanan "The Influence of Immanuel Kant's Scientific Researches on the Causes of Natural Disasters in the Process of Secularization in the 18th Century" başlıklı makale, Kant'ın doğal afetleri anlama biçimindeki paradigmayı değiştirdiğini vurgulamaktadır.

Kant'ın yaklaşımı, doğal olayları "bir kaderin cilvesi" olarak görmek yerine, doğal nedenlere dayalı bilimsel bir analiz yapmaktı.  

Sonuç:

Immanuel Kant'ın depremler hakkındaki düşünceleri, 18. yüzyılın bilimsel anlayışı çerçevesinde değerlendirilmelidir.

Her ne kadar günümüz sismoloji biliminin detaylı bilgisiyle tam olarak örtüşmese de, Kant'ın doğal afetlere yönelik doğalcı açıklamalar getirme çabası ve göksel etkileri reddederek yeryüzü nedenlerine odaklanması, bilimsel düşüncenin gelişiminde önemli bir yer tutmaktadır.

0 yorumlar:

Yorum Gönder