24 Eylül 2023 Pazar

Batılı Tarzdaki İlk Tiyatro Eserimiz: Şair Evlenmesi

Şair Evlenmesi, İbrahim Şinâsî'nin 1860 yılında Tercüman-ı Ahvâl'de tefrika edilen ardından kitap olarak basılan töre komedisi tarzında tek perdelik bir piyestir. Türk edebiyatının Batılı tarzda ilk tiyatro eseri olarak kabul edilen bu yapıt, görücü usulü evliliğinin sakıncalarını konu alır. Şinasi, bu eserle hem geleneksel Türk tiyatrosunun izlerini taşıyan, hem de klasik Fransız tiyatrosunun etki ve izlerini yansıtan bir sentez oluşturmuştur. 

Eserde, sade ve tabii bir konuşma dili kullanılmış, kelime oyunları, söz komikleri ve konuşma yanlışlarıyla seyirciyi eğlendirmeye çalışılmıştır. Ayrıca, Şair Evlenmesi piyesi Türkçede noktalama işaretlerinin kullanıldığı ilk eserlerden biridir.

Eserin konusu şöyledir: Batılı tutum ve davranışı, kılık ve kıyafetiyle mahallede pek sevilmeyen, eğitimli olmasına rağmen saf bir yapıya sahip Şair Müştak Bey, sevdiği Kumru Hanım'la, kılavuz ve yenge hanımlar aracılığıyla evlenmiştir. 

Nikâh sonrasında kendisiyle evlendirilen kişinin, Kumru Hanım'ın çirkin ve yaşlı ablası Sakine Hanım olduğunu görünce önce bayılır sonra da itiraz eder. 

Mahallelinin de işe karışmasıyla başına gelenleri kabul etme mecburiyetinde kalan Müştak Bey'in imdadına arkadaşı Hikmet Bey yetişir. Hikmet Bey'in mahalle imamı Ebulaklaka'ya verdiği rüşvetle olay çözülür, yapılan hile de sonuçsuz kalır.

Eserin yazılma süreci ve sahnelenmesi hakkında şunları söyleyebiliriz: Şinasi'nin eseri, iki perdelik bir tiyatro eseri olarak kaleme almış; ne var ki kendi elleriyle ilk perdeyi ortadan kaldırmak zorunda kaldığından ikinci perde, 1860’ta Tercüman’ı Ahval’in 2.-3.-4.-5. sayılarında tek perde olarak yayımlanmıştır. Eser gerek gazetede tefrik edildiğinde, gerekse kitap olarak basıldığında fazla ilgi görmemiş ve alay konusu olmuştur. Şair Evlenmesi, İkinci Meşrutiyet’in ilanından sonra, İbrahim Necmi Bey tarafından Selanik’te kurulmuş olan amatör bir tiyatro topluluğu tarafından sahnelenmiştir.

Şair Evlenmesi, Türk tiyatrosunun gelişiminde önemli bir yere sahip olan bir eserdir. Şinasi bu eserle hem toplumsal bir sorunu ele almış, hem de yeni bir tiyatro anlayışının öncüsü olmuştur. Eserin dili, karakterleri, konusu ve tekniğiyle Türk edebiyatında bir dönüm noktası olduğunu söyleyebiliriz.

0 yorumlar:

Yorum Gönder