Antrparantez: Bu yazının amacı "dünyanın gelmiş geçmiş en büyük dört askeri komutanını insanlara bildirmek değil, başarılı komutanlar arasından seçilmiş dört askeri lideri konu almaktadır. Lütfen "bunu nasıl yazmazsın" demeyin, çünkü kesinlikle yazılırdı. Ancak listeyi sonsuza kadar uzatmamak için içlerinden dört tanesini seçtik. Evet, başlarsak:
1. Büyük İskender (MÖ 356-323): Makedonya Kralı II. Philip'in oğlu olan Büyük İskender, 20 yaşında tahta çıktıktan sonra babasının başlattığı Pers seferlerini devam ettirdi. Ege'den Hindistan'a kadar uzanan bir imparatorluk kurdu. Askeri dehası, cesareti ve kültürlere saygısıyla tanındı. Aristoteles'ten eğitim aldı ve fethettiği yerlerde Helen kültürünü yaydı. 32 yaşında öldüğünde arkasında büyük bir miras bıraktı.
2. Hannibal Barca (MÖ 247-183): Kartaca'nın en ünlü komutanı olan Hannibal, Roma ile yaptığı II. Pön Savaşı'nda büyük başarılar elde etti. Alp Dağları'nı fillerle aşarak İtalya'ya girdi ve Roma ordusunu Cannae Muharebesi'nde ezici bir yenilgiye uğrattı. Hilal taktiği, vur-kaç taktiği ve sürpriz saldırılar gibi stratejileriyle Roma'yı zor durumda bıraktı. Ancak Roma'nın direncini kıramadı ve Kartaca'ya geri döndü. Zama Muharebesi'nde Romalı komutan Scipio Africanus'a yenildi ve Kartaca barış yapmak zorunda kaldı. Hannibal daha sonra siyasete atıldı ancak Roma'nın baskısıyla sürgüne gitti ve intihar etti.
3. Cengiz Han (1155-1227): Moğol İmparatorluğu'nun kurucusu olan Cengiz Han, Timuçin adıyla doğdu. Babasının ölümünden sonra kabileler arası mücadelelerden galip çıkarak Moğolların hükümdarı oldu. Çin, Orta Asya, Rusya, İran ve Anadolu'yu fethederek dünyanın en geniş sınırlara sahip imparatorluğunu yarattı. Askeri yeteneği, adaletli yönetimi, hukuk sistemi ve ticareti geliştirme çabalarıyla tanındı. Ölümünden sonra imparatorluğu oğulları arasında paylaşıldı.
4. Fatih Sultan Mehmet (1432-1481): Osmanlı İmparatorluğu'nun yedinci padişahı olan Fatih Sultan Mehmet, 12 yaşında tahta çıktığında devletin iç ve dış sorunlarıyla karşı karşıya kaldı. Babası II. Murad'ın tekrar padişah olmasıyla eğitimine devam etti ve askeri, siyasi ve kültürel alanda kendini geliştirdi. Babasının ölümünden sonra ikinci kez tahta geçti ve hayatının en büyük hedefi olan İstanbul'u fethetmek için hazırlandı. 1453 yılında yaptığı kuşatma sonucunda Bizans İmparatorluğu'na son verdi ve İstanbul'u Osmanlı'nın başkenti yaptı. Daha sonra Anadolu, Rumeli, Kırım, Trabzon ve Sivas'ta pek çok fetihler gerçekleştirdi. Adaletli, cömert, ilim ve sanata düşkün bir padişah olarak tarihe geçti.
0 yorumlar:
Yorum Gönder