Sati, Hinduizm'de dul bir kadının kocasının cenaze ateşinde kendini yakması veya atması uygulamasıdır.
Bu uygulama, tarih boyunca farklı şekillerde yorumlanmış ve uygulanmıştır ve günümüzde Hindistan'da yasa dışıdır.
Sati'nin Hinduizm'deki mantığını ve nasıl ortaya çıktığını anlamak için birkaç farklı noktaya bakmak gerekir:
Sati'nin Kökenleri ve Mitolojik Temelleri:
Sati'nin Mitolojideki Yeri: Sati terimi, Hint mitolojisinde Daksha'nın kızı ve Shiva'nın eşi olan tanrıça Sati'den gelir.
Efsaneye göre, babasının Shiva'ya hakaret etmesine dayanamayan Sati, kendini yakarak öldürür. Bu olay, Sati uygulamasının mitolojik bir temeli olarak görülmüştür.
Ancak, bu mitolojik hikayede Sati'nin kocası ölmemiştir, bu nedenle uygulamanın doğrudan bir karşılığı olmayabilir. Ancak kocasının zedelenen onu için Sati'nin böyle bir eylemde bulunması da uygulamanın oluşumuna zemin hazırlamış olabilir.
Erken Dönem Uygulamalar: Sati uygulamasının kökenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı tarihçiler uygulamanın ilk olarak savaşçı kastlar arasında ortaya çıktığını ve kadınların düşman eline geçmesini engellemek amacıyla yapıldığını düşünmektedir. Daha sonra, bu uygulama diğer kastlara da yayılmış olabilir.
Sati'nin Hinduizm İçindeki Yorumları ve Mantığı:
Kadının Kocasına Bağlılığı ve Sadakati: Sati, bazı yorumlara göre, kadının kocasına olan mutlak bağlılığını ve sadakatini göstermesinin bir yolu olarak görülmüştür.
Kocası öldükten sonra, kadının dünyada hiçbir anlamı kalmadığı ve onunla birlikte ölmesi gerektiği düşüncesi yaygındı.
Yeniden Doğuş ve Kurtuluş: Hinduizm'deki yeniden doğuş inancına göre, sati uygulayan bir kadının daha üst bir kastta veya daha iyi bir yaşamda yeniden doğacağına inanılırdı.
Ayrıca, sati'nin kadının ve kocasının günahlarından arınmasına ve kurtuluşa ermesine yardımcı olduğuna inanılırdı.
Toplumsal ve Ekonomik Faktörler: Bazı araştırmacılar, sati uygulamasının arkasında toplumsal ve ekonomik faktörlerin de olduğunu öne sürmektedir.
Dul kadınların toplumda genellikle düşük bir statüye sahip olması ve ailelerine ekonomik bir yük olarak görülmesi, bu uygulamanın yaygınlaşmasında etkili olmuş olabilir.
Sati'ye Karşı Çıkışlar ve Yasaklanması:
Reform Hareketleri: Sati uygulaması, tarih boyunca birçok reformcu ve düşünür tarafından eleştirilmiş ve kınanmıştır.
Özellikle 19. yüzyılda, Raja Ram Mohan Roy gibi reformcuların çabalarıyla sati'ye karşı güçlü bir kamuoyu oluşmuştur.
Yasal Yasaklamalar: Sati, 1829 yılında İngiliz yönetimi tarafından Hindistan'da yasa dışı ilan edilmiştir.
Bağımsızlıktan sonra da bu yasak devam etmiştir.
Ancak, nadir de olsa bazı vakalar günümüzde hala yaşanabilmektedir.
Sonuç olarak: Sati, karmaşık ve tartışmalı bir uygulamadır.
Hinduizm içindeki farklı yorumları, toplumsal ve ekonomik faktörlerle birleşerek bu uygulamanın ortaya çıkmasına ve yayılmasına katkıda bulunmuştur.
Ancak, günümüzde sati yasa dışıdır ve modern Hindu toplumunda büyük ölçüde kınanmaktadır.
Ek Bilgiler:
Sati uygulaması, Hinduizm'in tüm mezhepleri tarafından desteklenmemiştir.
Sati'nin yanı sıra, "cauhar" olarak bilinen benzer bir uygulama da vardı. Jauhar/Cauhar'da, kadınlar düşman eline geçmektense toplu olarak intihar ederlerdi.
Sati, sadece Hindistan'da değil, Güneydoğu Asya'nın bazı bölgelerinde de görülmüştür.
0 yorumlar:
Yorum Gönder