"Zehra" romanı, Nabizâde Nâzım tarafından yazılmış ve Türk edebiyatının ilk psikolojik roman denemesi olarak kabul edilir.
Konusu: Tanzimat sonrası İstanbul'da yaşayan bir ailenin faciasını anlatır. Romanın kahramanı Zehra, babasının kâtibi Suphi ile evlenir. Ancak Suphi'nin eve cariye olarak aldığı Hüsnücemal, Zehra'nın kıskançlığını tetikler ve çiftin mutluluğu bozulur.
Özellikleri:
Gerçekçilik: Eser, insan ilişkilerinin çeşitli boyutlarını ve bunların yaratabileceği sorunları gerçekçi bir şekilde ele alır.
Dil ve Anlatım: Kahramanları canlı ve dili sadedir.
Temalar: Kıskançlık, ihanet ve intikamı işler.
"Zehra" romanının özeti şu şekilde olabilir:
Giriş: Roman, Tanzimat'tan sonra İstanbul'da yaşayan bir aileyi konu edinir. Baş kahraman Zehra, zengin bir tüccar olan Şevket'in kızıdır ve annesini küçük yaşta kaybetmiştir.
Evlilik ve Kıskançlık: Zehra, babasının kâtibi Suphi ile evlenir. Başlangıçta mutlu bir evlilikleri vardır, ancak Suphi'nin eve cariye olarak aldığı Hüsnücemal, Zehra'nın kıskançlığını tetikler.
Ayrılık ve Yeni Evlilik: Zehra'nın huysuzlukları ve kıskançlıkları, Suphi'yi bunaltır ve Hüsnücemalile evlenip ona ayrı bir ev açmasına neden olur. Zehra, Suphi'den boşanmak ister ve intikam planları yapmaya başlar.
Öç Planı ve Ürani: Zehra, Suphi'yi baştan çıkarması için Rum yosma Ürani'yi kullanır. Ürani, Suphi'yi kendine bağlar ve onu Hüsnücemal'den uzaklaştırır. Suphi, Ürani'ye her şeyini harcar ve iflas eder.
Hüsnücemal'in İntiharı: Hüsnücemal, üzüntüsünden çocuğunu düşürür ve intihar eder. Bu olay, Zehra'nın vicdan azabı çekmesine neden olur.
Suphi'nin Sonu: İflas eden Suphi, tulumbacı olarak çalışmaya başlar ve bir gün Ürani'yi ve onun yeni aşkını öldürür. Kanıt yetersizliğinden yargılanamaz, ancak cezadan kaçamaz ve Trablusgarp'a sürgün edilir.
Zehra'nın Sonu: Suphi'nin kâtibi Muhsin ile evlenen Zehra, yeni kocasının ölümünden sonra yalnız kalır. Suphi'nin başına gelenleri öğrenince ruhsal bir çöküş yaşar ve ölür.
0 yorumlar:
Yorum Gönder